Şairin İdamı




        Kibir bürümüş kralı
        Adeta var etmiş onu yoktan
        Bir tane daha lazım
        Oturduğu yere, başındaki taçtan

         
            Korkmayanların dilinde dolanan bu şiir, kralın kulağına gidince kıyamet koptu. Kral sinirlenip, yurtlarının bir uçtan bir ucuna azametinin ne kadar güçlü olduğunu göstermek için haberciler yolladı. Valilerinden izin alınmadan değil ismi, kral bile diyenin kellesinin uçurulmasına karar verdi. En nihayetinde ise bu şiiri yazan şairi bulabilmişti. İvedilikle kendisinin başkanlık edeceği mahkemeyi kurarak, şairin cezasını belirledi. İdam edilecekti! Cellat, şairin boynuna ipi geçirildikten sonra kral, halkı onun için 'ne iyi kalpli kral' desinler diye şaire sordu; 'Son bir arzun var mı yüce ve cömert gönlümden?' Şair telaşla atıldı; 'Vardır! var! Tek bir arzum var. O da; idam edilmek.' Kral bu cevap karşısında şaşırmış, sol eliyle keçi sakalını okşamaya başlayarak, yaveriyle bakıştı ve; 'E benim kararımla oluyor ya. Daha ne istiyorsun?' diye sordu kral, şaire. Şair, 'yok, o şiiri yazdım çünkü idam edilmektir bütün emelim' diyerek yanıtladı kralın sorusunu. Kral, kendisini satranç masasında güçlü  bir rakiple karşı karşıyaymış gibi hissetti. Korktu! Yenilmek istemiyordu. Hiddetlenerek; 'tez indirin bu adamı. Onun cezası artık yaşamak' dedi. Şair ise 'nasıl olur kralım. Ölmek istiyorum' diyerek söylendi yalandan. Kralın kibri, bir ömrün devam edip, son bulması kararının tersini yapmasını emretmişti. Şair hayatının geri kalanı boyuncu kralı iğnelemeye devam etmiş, kral ise, kraldan daha kralcı yağcılarının onun hayatını tehlikeye sokmaması için şairi koruması için muhafızlar görevlendirdi.
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol